Dünya Ortalamasını Sollayan Zehirli Rekor
Tarım ve Orman Bakanlığı’nın 2024 verilerine göre, Türkiye’de en çok pestisit kullanılan 10 ilde hektar başına düşen kullanım miktarı 6,70 kg-lt. Bu oran, dünya ortalamasının (2,37 kg-lt) yaklaşık üç katı. Konya’nın geniş tarım arazileri çıkarıldığında ise rakam 9,5 kg-lt’ye ulaşıyor—bu da dünya ortalamasının dört katı.
Bu iller arasında İzmir, Çanakkale, Bursa, Manisa, Mersin, Konya, Adana, Antalya, Malatya ve Aydın yer alıyor. Toplamda 31 milyon kg-lt pestisit kullanılan bu bölgeler, Türkiye’nin sebze, meyve ve sera üretiminde lider konumda.
Sebze ve Meyvede Yoğun Pestisit
Bu 10 ilin 7’si en çok sebze üreten iller arasında, yine 7’si en çok meyve üreten iller arasında yer alıyor. Yani soframıza gelen domates, biber, elma, üzüm ve turunçgillerin büyük kısmı, en yoğun pestisit kullanılan bölgelerden geliyor.
Avrupa Birliği’nin sık sık iade ettiği pestisit kaynaklı ürünlerin büyük kısmı da bu gruptan. Üstelik bu verilere kaçak pestisit kullanımı dahil değil.
Bakanlık Verileri Yanıltıcı mı?
Bakanlık, Türkiye genelinde hektar başına ortalama pestisit kullanımını 2,22 kg-lt olarak açıklıyor. Ancak bu veri, yoğun üretim yapılan illerdeki gerçek tabloyu gizliyor. Özellikle AB’den geri dönen ürünlerin geldiği bölgelerdeki yüksek kullanım oranları, gıda güvenliği açısından ciddi bir alarm veriyor.
Sağlık ve Ekosistem Alarmı
Pestisitler yalnızca çiftçileri değil, soframıza gelen gıdalarla tüm toplumu etkiliyor. Bilimsel çalışmalar, pestisit maruziyetinin çocuklar, hamileler ve bağışıklık sistemi zayıf bireylerde kanser, hormonal bozukluklar ve sinir sistemi hastalıklarına yol açabileceğini gösteriyor.
Ekosistem üzerindeki etkileri de yıkıcı: Toprağın canlılığını yok eden pestisitler, arıların ölümüne, su kaynaklarının kirlenmesine ve biyoçeşitliliğin azalmasına neden oluyor.
Zehirsiz Sofralar Platformu: Zehirsiz Sofralar Mümkün
Zehirsiz Sofralar Platformu, pestisit denetimlerinin tohumdan sofraya kadar tüm aşamalarda yapılmasını ve sonuçların şeffaflıkla paylaşılmasını talep ediyor. Platformun kurucu üyelerinden Buğday Derneği, doğayla uyumlu agroekolojik üretime geçilmesi gerektiğini vurguluyor.
Fethiye Slow Food sözcüsü Görkem Göktaş ise “Başka türlü tarım mümkündür” diyerek, önümüzdeki 10 yılda konvansiyonel tarımın yerini onarıcı ve doğa dostu yöntemlere bırakması gerektiğini savunuyor.
2019’da başlatılan Zehirsiz Sofralar Kampanyası’na bugüne kadar 200 bini aşkın kişi imza verdi. Kampanya sayesinde kamuoyunun pestisitlerin zararları konusundaki farkındalığı arttı. Ancak hâlâ Dünya Sağlık Örgütü’nün “son derece tehlikeli” olarak tanımladığı 13 aktif maddeden 9’u Türkiye’de yasaklanmış değil.
Yorumlar